Vücut Geliştirme de Ne kadar ve ne Sıklıkta Protein alınmalı

Vücut geliştirmeye hakkında merak edilenler,seminerler.kurslar,yarismalar site ve sporla ilgili genel tartışmalar, duyurular, fikirleriniz, eleştirileriniz vs.

Moderatör: murat tahan

Kullanıcı avatarı
TRUST
VIP
VIP
Mesajlar: 8553
Kayıt: Temmuz 30th 2007, 16:14
Konum: Ankara

Mesajgönderen TRUST » Eylül 25th 2009, 16:51

kumsuz yazdı:küçük kalması bence anormel.düşünsene 10 yasındaki kalp boyutunun su an olduğunu :)


zaten kemik gelişiminin durduğu boy uzama döneminin bittiği döneme kadar iç organlar büyür demiştim. yani kısacası kalp hariç diğer organlar sporla büyümez diye düşünüyorum. kalp büyümesine maratoncuları örnek verdim.

Kullanıcı avatarı
TRUST
VIP
VIP
Mesajlar: 8553
Kayıt: Temmuz 30th 2007, 16:14
Konum: Ankara

Mesajgönderen TRUST » Eylül 25th 2009, 16:55

bu arada konuyu da saptırdık biraz... :)

Yüksel Bayram
VIP
VIP
Mesajlar: 4701
Kayıt: Mayıs 21st 2009, 14:46
Konum: Ankara/Çubuk

Mesajgönderen Yüksel Bayram » Eylül 28th 2009, 07:35

hiç unutmam 17 18 yaşlarındayım ve 2 adet 5 lik dambıl ve hala duran 5 lik yayımla kendi çapımda çalışıyorum ve şiddetli göğüs ağrıları çekiyordum babam doktora götürdü..doktor hiçbir şey bulamadı doğal olarak sonra babam bu oğlan yay dambıl falan çalışıyor diyince birden aman sakın yapmasın kalbi büyür ilerde ciddi problemler yaşar vs..demişti ağrılarıda ona bağlamıştı..iyiki kalbim büyümüş diyorum şimdi bence ciddiye alınacak birşey değil doğal olarak kalp büyür sporla birlikte olursa sorun yok ama durup dururken büyüyorsa sorun o zaman...

Yüksel Bayram
VIP
VIP
Mesajlar: 4701
Kayıt: Mayıs 21st 2009, 14:46
Konum: Ankara/Çubuk

Mesajgönderen Yüksel Bayram » Eylül 30th 2009, 10:19

vg sitelerinde gezerken yazılarını okumaya çalıştığım değerli bir arkadaşımızın bu konuyla ilgili bir yazısını sizinle paylaşmak istedim..


Ülkemizde gözlediğim ana yanlışların başında sürekli aynı protein miktarının kullanılması gelmekte.Şöyle ki sporcularımızın çoğu hem Off sezon ölçü, hem de On dönem müsabaka hazırlık phase'in de sürekli aynı oranlarda protein almaktalar.
Oysa durum mevcut formun ve yakalanmak istenilen formun diet üzerinden koordine edilmesine bağıntılı bir olgu.Örnekleyerek devam edelim, bakınız:

Sporcumuz %15 gibi yüksek sayılabilecek bir yağ oranına sahip ve müsabaka hedef yağ oranı %6(ki kanımca yine yüksektir) ve bunun için 4 ay önceden diyete başlıyor.Karbonhidrat oranını basit bir mantıkla aşağı çekiyor,hedef yağ yakmak ama protein oranı off sezon ile aynı, farz-ı misal kilo başına 2 gr.
Oysa karbonhidratı azalttığımız zaman bu protein ihtiyacında dramatik olarak artışı gerektirecektir.Peki diyeceksiniz, bunu yapan sporcuarımız yok mu? Elbette var.Rastlamadım değil, ama bu sporcularımızda dahi aldıkları karbonhidrat oranına göre tüketilen protein miktarının çok düşük kaldığını belirtmeliyim.Çünkü, ülkemizde halen özellikle çift split(sabah-akşam antrenman) sistemi uygulanmakta ve buna cardio çalışması da eklenmektedir.Bu şekilde bir sistem de kas glikojen depolarının ne kadar hızlı tükendiğini sorgulamanızı isterim.
Buna kullanılan diğer kimyasalların,GH'ın ve özellikle tiroid mekanizmasına etki amaçlı kimyasalların etkisini katmadım bile!!!

Genel olarak, kısaca çizdiğimiz bu tablonun sonuç açısından değerlendirmesini yapalım şimdi:

-Sporcumuz karbonhidratı kesti veya dramatik olarak azalttı:
-Protein miktarı aynı
-Çift Split ve Cardio kombinasyonlu çalışmaya devam ediyor
O halde:
-Uygulanan bu çalışma şekline bağlı olarak tükenecek ilk rezevler glikojen rezervleri olacak
-Tükenen bu glikojen rezevlerini yerine koyması için gerekli olan oranda karbonhidratı almadığından kas enerji ihtiyacını protein yakarak karşılayacak
-Alınan protein oranı aynı olduğundan kas katabol proseye girecek ve bir dönem sonra ölçü kaybı problemi baş gösterecek
-Kaybedilen ölçü bazal metabolik hızı yavaşlatacağından metabolizma kendini korumak için adaptasyonel savunma mekanizmasını harekete geçirecek.Peki bu nedir? YAĞ TUTUMU!

Dikkat edin, ülkemizde çok iyi başlayan müsabaka hazırlık çalışmalarının çoğunun ortasında amaçlanan define yakalanamamaktadır ve hatta bahsettiğimiz üzere yağlanma baş göstermektedir.Bu olduğunda pek çok sporcu yağ yakıcı maddelere, özellikle beta agonist'lere baş vurmaktadır.Oysa diet üzerinden yapılabilecek hafif bir balans ayarıyla bu problem büyümeden pekiala çözülebilir.Kimyasallar en son çaredirler.

ALINTIDIR..

ORHAN TEZİŞÇİ

Yüksel Bayram
VIP
VIP
Mesajlar: 4701
Kayıt: Mayıs 21st 2009, 14:46
Konum: Ankara/Çubuk

Mesajgönderen Yüksel Bayram » Eylül 30th 2009, 10:25

PROTEİN ALIMININ IGF-1 VE IGFBP-3 SEVİYELERİNE ETKİLERİ, YÜKSEK PROTEİN FAKTÖRÜ

Yeni doku yapımı ve onarımı söz konusu olduğundan konuyu burada değerlendirmemiz gereken en önemli unsur alınan proteinin oranı ve kalitesi olacaktır. Dengesiz ve yetersiz protein alımında IGF oranlarında düşüşler olduğu uzun zamandan beri biliniyor. Aynı şekilde GH yani büyüme hormonu da bu gibi durumlarda faaliyete geçerek

Alınan bu yetersiz proteinin en iyi şekilde değerlendirilmesi için faaliyet gösteriyor. Mevcut bu durum uzun süre devam eder ve kronik protein eksikliğine dönüşürse katabol etki maksimal seviyeye çıkarak başta kas dokusundan olmak suretiyle tüm dokulardaki rezervleri sonuna kadar kullanır.

Burada incelememiz gereken izlenen dietin IGF oranlarına etkileri olmalıdır. İzlenen değişik diet stratejilerinin meydana getireceği sonuçlarda değişik olacaktır. Bu konudaki araştırmalardan bir tanesinde farklı protein oranı içeren farklı dietlerin IGF üzerindeki efektivasyonu baz alınmış.


Denekler 5 gün boyunca egzersize tabi tutulmuşlar ve her grup ayrı bir diet şekli takip etmiş. Bu dietler: normal diet(35 kcal/kg/-1.35 gr protein/kg), düşük protein dieti(0.50 gr protein/kg) ve orta yüksek protein dieti( 2 gr protein/kg). Beş günün bitiminde takiben her gün IGF oranları ölçülüyor. Çıkan sonuçlar normal dietin IGF oranlarını stabil tuttuğunu ve çok hafif yükselttiğini gösterirken, yüksek protein dietinin bu oranları % 70 oranında arttırdığını gösteriyor. Fakat ilginç olan bir nokta var . Normal diet yüksek protein dietine oranla protein seviyelerini yükseltmede daha hızlı etki gösteriyor. Dolayısıyla protein-karbonhidrat kombinasyonu sadece yüksek protein dietine oranla daha etkin. (15)

Yüksek protein dietlerinin ağır idman programlarında kullanılması gerektiği şüphe götürmez bir gerçek Bu hem doku hem de hormon sisteminin sağlıklı çalışması açısından temel teşkil ediyor. Mesela kırmızı et ve yumurta sarısı her ne kadar yağ oranı bakımından modern vücut geliştirme dietinde kullanılmaktan kaçınılsa da hayvani yağların kolesterol mekanizmasını tetikledikleri ve kolesterolün bir çok hormon için temel sentez maddesi olduğu unutulmamalıdır.

Aynı şekilde burada da bazı deneylerin sonuçlarını incelememiz konuyu daha rahat kavramamız açısından yararlı olacaktır.

Karşımızdaki deney altı ay gibi uzun bir süre devam ediyor. Tüm denekler aynı oranda ve şiddette egzersize tabi tutuluyorlar ve bu altı ay boyunca IGF oranları devamlı ölçülüyor.İki grup arsındaki toplam kalori ve karbonhidrat miktarı aynı olurken grubun bir kısmı idman sonrası protein tozu kullanıyor. İki grup arasındaki tek fark bu.

Altı ayın sonunda oluşturulan grafiklerde genel görünüm idman sonrası protein tozu kullanan grubun IGF plazma konsantrasyonlarında artış saptanıyor.(11)

Diğer yönden antrenmandan takriben iki saat önce ve hemen sonra alınan karbonhidrat ve protein kombinasyonunun IGF seviyelerini stabil tuttuğu belirleniyor.(14)

Özellikle EAA tabir edilen esansiyal amino asitlerin bu zaman zarfındaki etki hızı dikkat çekici. Bu tür araştırmalara dayanarak Amerikan Ulusal Futbol Ligi’nde(NFL) oynayan bir çok sporcunun maç idman ve maç önceleri EAA kullandıkları bilinmekte.

ALINTIDIR..

Antrenör,Dean Collage-ABD

ferhansenarzusen
Üye
Üye
Mesajlar: 46
Kayıt: Mayıs 1st 2007, 20:35

Mesajgönderen ferhansenarzusen » Eylül 30th 2009, 22:24

protein tamamen kişiye göre ayarlanmalı

Kullanıcı avatarı
TRUST
VIP
VIP
Mesajlar: 8553
Kayıt: Temmuz 30th 2007, 16:14
Konum: Ankara

Mesajgönderen TRUST » Ekim 1st 2009, 08:37

yani?

kijthae
Üye
Üye
Mesajlar: 46
Kayıt: Ağustos 13th 2009, 10:46
Konum: istanbul

Re: Vücut Geliştirme de Ne kadar ve ne Sıklıkta Protein alın

Mesajgönderen kijthae » Ekim 18th 2009, 04:42

Fazla proteinler yağa dönüşüp vucutta depolanırlar.Üstelik fazla protein-amino asit alımı , özellikle supplementlerden alınan protein ve aminoasitler dalak büyümesine yol açıyor.Protein tozu ve amino asitleri yoğun kullandığım dönemlerde ultrason yaptırıyorum dalağım büyümüş oluyor ve böbreklerimde taş oluşuyor. Bence ihtiyaç kadar almak en mantıklısı.

Vucut ağırlığının 2 katı protein alınması öneriliyor.Fakat bu rakam profyosyonel olarak body building ile uğraşan insanlar için geçerli.Bizler steroid kullanmadan , bütün günlerimizi kas geliştirmek üzerine yoğunlaştırmadan ( burada bütün gün antreman yapmaktan söz etmiyorum beslenme antreman ve dinlenme süreçleri ) ve genetik yapımızda onlar kadar vucut geliştirmeye uygun olmadan , hiç bir zaman onlar kadar kas yapamıycaz.Dolayısıyla vucut ağırlığı kadar protein alınması bence yeterli.

Kullanıcı avatarı
Kemal Siren
VIP
VIP
Mesajlar: 4633
Kayıt: Ocak 9th 2009, 11:08

Re: Vücut Geliştirme de Ne kadar ve ne Sıklıkta Protein alın

Mesajgönderen Kemal Siren » Ekim 18th 2009, 11:11

kijthae yazdı:Fazla proteinler yağa dönüşüp vucutta depolanırlar.Üstelik fazla protein-amino asit alımı , özellikle supplementlerden alınan protein ve aminoasitler dalak büyümesine yol açıyor.Protein tozu ve amino asitleri yoğun kullandığım dönemlerde ultrason yaptırıyorum dalağım büyümüş oluyor ve böbreklerimde taş oluşuyor. Bence ihtiyaç kadar almak en mantıklısı.....
Bu iddialar dogru degil.

1-Protein yag olarak depolanmasi en zor olan besin turu. Yaga donusebilmesi icin once ihtiyac fazlasi alinan miktari glukoza donusmeli, sonra bu yeni uretilen glukozun kullanilmayan miktari yaga donusmeli. Alinan yaglarin ve karbonhidratlarin yag olarak depolanmasi cok daha kolay.
2-Yuksek miktarda protein aliminin dalak buyumesi veya bobrek tasina sebep oldugu sonucuna varan hic bir bilimsel arastirma-gozlem yok. "ben protein aldim, sonra bobregimde tas cikti" cumlesi sebep-sonuc iliskisi icin yeterli degil. 2 olay pespese oldu diye biri digerinin sebebi denilemez.

Abartilmis ornek; Deprem olmadan 1dk once ellerimi yikiyordum. Demekki ben elimi yikiyicna deprem oluyor.

*28*
Üye
Üye
Mesajlar: 35
Kayıt: Kasım 10th 2009, 21:12
Konum: İzmir

Mesajgönderen *28* » Kasım 13th 2009, 01:32

Konu Basliginda yazan konuyu tartisiniz yaziniz editlenmistir YONETIM


“Genel, Duyuru & Haberler” sayfasına dön

Kimler çevrimiçi

Bu forumu görüntüleyen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 7 misafir

cron