Streoid Hakkında(MUTLAKA OKUYUN!)

Steroidler anabolizan ilaçlar hakkında tartışma ve bilgi edinmek için yazılarınız.

Moderatör: murat tahan

way-cell
VIP
VIP
Mesajlar: 605
Kayıt: Eylül 17th 2006, 13:02
Konum: Isparta-Konya
İletişim:

Streoid Hakkında(MUTLAKA OKUYUN!)

Mesajgönderen way-cell » Ekim 24th 2006, 22:40

(Arkadaşlar,yazıyı streoide özendirmek için degil bilgilenmeniz adına ekliyorum.Yazı başka siteden alıntıdır.)

Önemli açıklamalar
"Hücre ve protein metebolizmasına etki eden doping maddeleri, vücutdaki protein değerlendirme faaliyetlerini arttırarak, proteini oluşturan amino asitleri vücutta tutmak suretiyle, organizmada yeni hücreler yapılmasını sağlamaktadır. Bu etkilerinden dolayı da kas ve kuvvet gelişimini sağlar. Vücutdaki kuvvet ve kas gelişimini sağlayan hormonların faaliyetlerinden doğan etkiye "Anabolik etki" ve bu etkiden dolayıda kullanılan ilaclara "anabolizan ilaclar" denmektedir. Bu ilaclar doğrudan, böbrek üstü kapsüllerin oluşturduğu "kortikoid" hormonuna etki ederler. bunlar genelde sonu "Bol" ve "Bolin" " veya "Lon" ile birten ilaçlardır.
Diğer bir gurup ilaçlar ise , erkek cinsiyet organlarının faaliyetlerini etkilemektedir. bu gurup ilaclara da "Androjenler" "denir. Bu tür maddeler, vücutdaki cinsel faaliyeti düzenlemekle birlikde, anabolik etki gösterip, vücutdaki protein metebolizmasını etkilerler, ve amino asitleri tutmak suretiyle, hücre yapımını hızlandırıp, kas ve kuvvet gelişimini de sağlarlar. Bunların isimeleri genelde "Ron" ile biter.
Bunların bir kısmı erkek idrarından, bir kısmı böbrek üstü bezlerinden. bir diğer kısmıda erkek yumurtalık hücrelerinden elde edilmektedir."
1-Steroidler tek başına etkili olmaz, yani idman yapmadan steroid kullanırsanız sonuç alamazsınız. Steroid aldım şişerim idman yapmama gerek yok derseniz yanılırsınız. Herşey bir yana idmansız alınan steroid kat kat daha zararlıdır!
2-Steroidlerin zararları ve etkili sonuçları kişiden kişiye deyişir. O kullanıyorda kaslanıyor ben neden onun kadar hızlı kaslanamıyorum diye düşünmeyin, dediğim gibi her kezin vücut yapısı metebolizması bir değildir! Veyahut onun saçı dökülmedi banada birşey olmaz demeyin, herşey olabilir!
3-Steroid kullanmak namus bozmak gibidir, bir kere bu işe başlar vede hızlı bir şekilde geliştiğinizi farkederseniz kolay kolay ilaçları bırakamazsınız, nezamanki bir hastalığa yakalanırsınız sonra töbe edersiniz! 1 senedemi bir rahatsızlık geçirirsiniz yoksa 25 senedemi onu allah bilir!
4-Bu işe başlıyacaksanız mutlaka karaciğerinizi kalbinizi kontrol etdirin! Misal olarak Hepatit B gibi karaciğer hastalığınız var veya tansiyon belki ritim bozukluğunuz var, aman steroidlerden uzak durun!
5-Bizim gönlümüz hiç kullanılmamasından yana. Kesin kullanacaksanız yanlış kürlerden, uzun süreli alımlardan, yüksek dozajlı alımlardan mutlaka uzak durun, yapacağınız kürler en fazla 10-12 hafta olmalı! ve kullandığınız ilaca göre en az 8 haftalık dinlenme payı bırakmalısınız!
6-Yaptığınız kür sonrası ilk 10-15 gün günde 5 litreye yakın su için, su vücudunuzdaki toksitlerin temizlenmesini sağlar! Bu 10-15 günlük süre zarfında tuzu da keserseniz toksit atımı daha hızlı olur. Bol ter atmakda faydalı olacaktır. ve karaciğeri koruyucu yüksek etkili B vitamini almayıda unutmayın!

-SUSTANON-
SUSTANON 250:(Testosterone propionate 30mg, Testosterone phnylpropionate 60mg, Testosterone isocaproate 60mg, Testosterone decanoate 100mg) Organon firması ve onun patentiyle birçok ülkede 250 mg/ml ampuller halinde üretilmektedir
Dört değişik testosteron'un karışımından meydana getirilmiş etkili bir steroid ilacıdır. Sporcular tarafından ençok tutulan doping ilaçlarından biridir. Enjeksiyondan sonra çok çabuk etki gösterir ve kanda uzun süre kalır. Androjen etkili olmakla beraber, diğer steroidlerden daha az su tutmaktadır.
İlerlemiş sporcular ve vücutçulara dahi, az doza rağmen iyi etki vermektedir. Bağzı ilaçlarda, evvelce kullanılan doz, aynı seviyede ve aynı miktarlarda kullanılmaya devam edildiği takdirde, aynı etkiyi ğöstermemektedir. Sustanon ise, ayni dozlar seviyesinde devam edildiği taktirde dahi ayni etkiyi gösterir. Çeşitli spor dallarındaki sporcular ile vücut geliştirme yapanların, Dünyada uzun süredir en çok kullandıkları doping ilaçlarından biridir.
Normal dozu, haftada 250 mg bir iğne veya 10 günde bir 500 mg olarak tatbik edilen iğnedir. Bağzı sporcular daha fazla etki yaratabileceği düşüncesiyle daha çok kullanmak istemelerine rağmen, haftada 500mg ı geçen miktarların daha vazla etkisi de bulunmamaktadır. Bu dozu aşan kullanımlar hem daha fazla etki sağlamadığı gibi hemde zararlı etkilerini arttırır.
Oral bir steroid ile birlikde kullanılabilir. Hızlı bir kas gelişmesi için, genelde, Deca-Durabolin, Dianabol, Anapolon, Primabolan gibi diğer doping ilaçlarıyla kullanılarak değişik kürler yapılmaktadır. Daha etkili ve profesyonel bir kür ise, Prabolan, Winstrol, Oxandrolone ve Primobolan ile yapılan kollektif kürlerdir.
Östrojen'e karşı yan etkilerini ortadan kaldırmak için, bağzıları anti-östrajen nolvadex kullanırlar. Meme uçları çok büyümediği taktirde bunların kullanımı doğru değildir. Susutanon, ayrıca vücuttaki doğal testosteron üretimini azalttığı için HCG (Pregnyl) ve dyneric gibi, vücutdaki testosteron seviyesini yükseltici ilaçlar kür esnasında veya bitiminde doğal denge bozulmaması için kullanılmaktadır.
Kolay ve ucuz bulunması ve kuvvetli etkileri dolayısıyla dopingcilerin çok kullandığı bir ilaçtır . Ancak önemli yan etkileri ve zararlarıda vardır. Bunları kısaca sayarsak; Akne(sivilce), agresiflik, saldırganlık, seksüel artış, yağlı cilt saç dökülmesidir. Dahada önemlisi vücudun normal erkeklik hormonu(testosterone) üretimini azaltıp aşırı doz ve uzun süre kullanmalarda ise tamamen yok ettiğinden, kısırlığa bile yok açar. Ayrıca karaciğer toxicitesinin fazla olması sebebi ile, karaciğer harabiyeti ve yorulmasına yol açar.(Ö.Baysaling/doping/s.145-146)"
Bu ilacı 6 haftadan fazla kullanmak çok sakıncalıdır. testislerin hormon üretiminin durma noktasına gelmesi 6 hafta bitimi gibi bir sürede gerçekleşmesi çok büyük bir ihtimaldir. Eğer bu ilacın kürüne girdiyseniz mutlaka 4 üncu hafta sonunda 5000I.E. Pregnyl kullanın yanlız 5000den fazla almayın, ve 6. hafta sonunda son vurulduğunuz 250mg sustanon bitiminden 5 günsonra 5000I.E. Pregnyl ve 5gün daha sonra bir 5000I.E. daha kullanın. unutmayınki Pregnyl(HCG) erkekliğin sigortasıdır! ve en az 50 gün ara verin ki vücudunuzun hormon dengesi normala dönsün. durup durukende iş olsun diye de HCG kullanmayın! En güzeli hiç birini asla kullanmamak, daha öncede belirtdiğim gibi bu işi yapmaya illede kesin olarak kararlıysanız bilincinde olarak yapın!

- ANAPOLON-

Anadrol 50 en guclu ve etkili oral (agiz yoluyla alinan) steroidtir. Bilesimi son derece yuksek andro-genic etkilidir. Bu yuzden cok kisa zamanda guclenme ve kas gelisimi olusur. Vucut agirligi 14 gun icerisinde 10-15 pound (4,5 – 6,5 Kg) artis gosterebilir. Kaslar onemli oranda su tutar ve kas capi hizli birsekilde artar. Kas hucreleri cok miktarda su tutugundan tum kas sistemi puruzsuz sismis bir gorunum kazanir. Anadrol kaliteli kas kazanimindan ziyade hacim kazandirir ki buda duragan zaman suresince idealdir. Anadrol su tutmu sagladigi icin kas birlesim noktalarini birnevi kaydanlastirmis olur bu biryandan gu kazanimi getirirken digeryandan agri problemi olan atletlerde agrisiz bir calisma sureci olusturur. Siki bir diyet , Nolvadex ve Proviron alimi ile sututumu onemli oranda aziltir ve kaliteli kas olusumu saglanabilir. Anadrol alan sporcu antrenman sirasinda cok buyuk itici bir guc hisseder. Calisma sirasinda kaslarin kan ihtiyacini saglamak icin vucuttaki kan miktara onemli oranda artar. Anadrol kirmizi kan hucrelerinin miktarini arttirarak kaslarin artan oksijen ihtiyacina cevap verir. Anadol yarisma hazirliginda kullanilacak bir steroid olmamasina ragmen, diyet suresince kas yogunlugunu korumada diger steroidlerden daha etkilidir.
Cesitli doz opsiyonlari vardir fakat her 0,5 kg. Icin 0,5 - 0,8mg yeterlidir. Bu miktar 1-4 tablete karsilik gelmektedir. Sporcu gunde 4 tabletti kesinlikle asmamalidir. Bize gore ise gunde 3 tablet asilmamalidir. Anadrol 50 yi ilk kez denemek isteyenler gunde tek 50 mg tableti asmamalidir. Birkac hafta sonunda gunde 2 tablete alinabilir, bir tablet sabah bir tablet aksam yemegigle alinabilir. 99 kilo uzeri atletler 3. haftadan itibaren gunde 150 mg alabilirler. Bu dozaj ust uste 2 yada 3 haftadan fazla uygulanmamalidir. Andoral 50 kullanimi maksimum 6 haftalik periyotta olmalidir. Andoral 50 alimi kesildikten sonra diger steroid alimi devam etmelidir aksi taktirde kazanilan kas kutlesi cok kisa surede kaybedilir. Body-builders genellikle Andoral I Deca-Durabolin yada Testosterone ile combine sekilde kullanirlar
Ne yazikki Anadrol 50 bilinen en zarali agiz yoluyla alinan steroitlerdendir. Cigerler uzerinde bircok yan etkisi vardir. Cigerde meydana gelen GOT ve CPT enzimlerinin yukselisi engellenememektedir. Bu enzimlerin yukselisi Hepatit belirtisidir. Anadrol 50 kullanimi suresince Cigerdeki GOT,GPT, Bilirubin, Gamma-GT ve Alkaline Phosphatase(AP) , LDH/HBDH quo-tient seviyeleri gozlem altinda tutulmalidir. Andoral 50 ciger kanseriyle iliskilendirilen tek anabolic/androgenic steroid tir.
Oxymetholone bilesimi kolayca estrogen e donusur buda kandinsiliktir. Su tutum oraninida goz onune alirsak, yarismalardan once anti-estrogen(Nolvadex) alimi ve diuretic(Lasix) orani arttirilmalidir. Steroid acne (sivilce) problemi yasayan Bodybuilder ciler, Accutane (prescription ilaclar) kullanarak bunu control altina alabilirler. Diger bilinen yanetkiler ise basagrisi, karin agrisi, migde bulantisi, istahsizlik, uykusuzluk, ishal dir.
Anadrol geri donusu olmayan erkeksi belirtiler gosterdigi icin (acne ses tonu kalinlasmasi, bacaklarda killanma, sakallanma gibi), bayanlara tavsiye edilmemektedir , ayrica periyot gecikmesi, lipido artisi clitorial buyume gibi yan etkileride vardir.
"Anadrol'un Amerika versiyonu ve ismidir. Syntex Corporation lisansı altında üretilmektedir.(50 mg Oxymetholone)
Anapolon , Tıp alanında, çeşitli anemi(kansızlık) hastalıklarının tedavisi için üretilmiştir. Ancak çok güçlü anabolik ve androjenik bir bir madde olduğundan doktorlar tarafından hastalarına, yarar ve risk faktörleri nazara alınarak çok dikkatli olarak verilmektedir. Son derece büyük yan etkileri vardır. Çok sık sarılık belirtileri verir. Kullananların karaciğer testi ve kan tahlillerinde SGOT ve SGPT, serum billirubin yükselmeleri gösterir. Kadında libido değişiklikleri , klistoris büyümesi, adet düzensizliklerine yol açar.
Anapolon; ünlü doping uzmanı Daniel Duchanne'nin ifadesine göre, mevcut olan oral steroidler içinde en etkili olanı ve en çok kullanılanıdır. 1990 larda da Amerika'da en çok kullanılan doping ilacıydı. Büyük ölçüde kuvvetlendirici ve kas geliştirici etkileri yanında ,çok daha korkunç ve büyük boyutlarda yan etkileri ve tehlikesi bulunmaktadır. Bu sebeble , bugün Amerika'da yasaklı doping ilaçlarının en önde gelenlerindendir. Cambridge Üniversitesinde yapılan araştırmalarda öldürücü ilaçlar arasında gösterilmiştir.
Bugun belki bizim sporcularımız arasında da, kuvvetlendirici ve kasgeliştirici yüksek etkisi sebebi ile, oldukça, yüksek kullanım alanı bulunduğu endişesindeyim. Hatta, en ağır kürlerinde küloya göre günde 1-3 tane kullanılırken günde 10-20 tane(tablet) gibi korkunç dozlarda kullanıldığı belirtilmektedir. Bu sebeple, sporcularımıza daha geniş bilgi vermek ve ikazda bulunmak istiyorum.
Gerçekden bu ilacın "androjen" "etkisi çok yüksektir. Bu yüzden kullanıcı kısa sürede kuvvetlenip kasları gelişmekte. buda kendisine büyük bir zevk ve morel vermektedir. ilk etapta 14 günde 5-7 kilo alma olasılığı vardır. Tabii bunun bir kısmı da kilo ve kas gelişimi gibi algılanan, vücutdaki su tutmasıdır. Çok kaliteli değil, fakat çok hacimli kas yaptığından , of sezonda kullanılması tercih edilmektedir. Hücrelerde ani su toplattığından, bir bakımada gerçek bir adele değil gösterişli bir adele görüntüsü verir. Bu yönüyle sporcu kendisini cok kuvvetlenmiş ve gelişmiş sanarak kullandığı süre içinde moral kazanır. Ancak tabii bu geçici bir süredir ve sporcu kendini kandırmaktadır.
Anapolon yarışma öncesi steroidi olmadığı halde, diyet esnasında küçülecek adele hacmini korumaya oldukca yardımcı olduğundan, bu devredede kullanılmaktadır. Her vücutdaki ayrı deyişik etkilerine göre, doping testinde de, testin yapıldığı 2-3 haftasına kadar çıkabilir, yani doping testinde çıkmaması için ilacın enaz 3 hafta evvel kesilmesi gerekir. Ancak bu takdirde de, vücut ani bir kuvvet ve hacim kaybına uğrayacağından ortaya bir fasit daire çıkar. Dengesini sağlamak ise zor bir durumdur. Bu ilacın musabakaya çok yakın zamana kadar kullanılmasında diğer bir sakıncanında, özellikle bağzı sporcuların yapabileceği gibi, ilacın getirdiği su toplama problemini çözmek deriyi inceltip kurutarak kaslarını daha hatlı gösterebilmek için su atıcılar ile sorunlarını çözmeye çalışmalarıdır. Bu tür diüretik ilaçların kullanımının vücutdaki elektroliz dengesini bozduğunu, yarışma esnasında kramp ve ani ölümlere yol açtığını biliyoruz. Ayrıcada, hücrelerden ve kaslardan da su atımı olacağından , küçülme başlar, bu da sporcu için ayrı bir handikap oluşturur. Su atıcı olsa ayrı olmasa ayrı bir dert ortaya çıkar.
Anapolon'un kullanımı konusunda da açıklamalarda bulunmayı gerekli görmekteyim. ilacı çıkaran firmanın, prospektüsünde de, spor amaçlı kullanılmaması belirtilmiştir. Bu açıklamalarım, ilacı illa şöyle veya böyle kullanın anlamında algılanmasın. Sadece bilimsel açıklama getirmek ve bazı sporcularda "ne kadar alınırsa, okadar çok etki yapar" düşüncesini ortadan kaldırmak içindir. Bunu bilmiyenlerin, el altından aldıkları kürlerle ölüm ve tedaviyle sonuçlanan felaketlere düştüklerini, durumun bir vakıa olduğunu, konunun tıp uzmanları dile getirmişlerdir.
KULLANIMI: Üretici firmanın tavsiyesi, doktorların hastalık gereği kullanılması icap eden kişilerde, yaklaşık önerilen doz, kilo başına 1 ila 5 mg civarıdır. Yani durumda 100küloluk birinin azami miktar dozu 10 tablete kadar çıkabiliyor, Ancak bu doz adeta ölüm seviyesindeki hastalarda, geçici bir süre için, fayda ve risk hesapları yapılarak, belki bütün zararına rağmen, tedavi düşünülebilir. Çoğu doktor ise bu gibi durumlarda bu dozu bile çok bulmaktadırlar.
Ancak sporcu için bu doz çok yüksek ve yan etkileri fazla tehlikeli bir miktardır. Genelde ise, 2 veya 3 hafta için, günde 1 veya 2 adet kullanılmaktadır. Bir başka kür şekli olarak da; birinci hafta günde 1, ikinci hafta günde sabah akşam birerden 2 adet ve üçüncü hafta da günda sabah, öğle, akşam olmak üzere 3 adettir. Bunu o noktadan 2 ve 1 adete indirerek, iniş kürü olarak devam etdirenlerde vardır. Bu kürlere alışmış olanlar, hiçbir zaman 6 haftayı geçmemeli ve uzun sürede kullanımına ara vermelidir. İlaç bırakıldıktan sonra, kullanılırken hızla artan kuvvet ve adele ölçüs, gene aynı hızla düşmeye geçer. Günde 50mg lık Anapolon'u 5-6 adet kullanan bir sporcu, fazla yağlanmadan 10 kilo civarında kilo alırsa bu yeterli görülmektir. İlaç bitdikten sonra onra da, sözkonusu edilen düşüşü önlemek için genelde bir başka ilaca geçilerek kür desteklemeleri yapılmaktadır, aksi halde eski hale çabucak dönülür. Bu yüzden, son zamanlarda, doping kürleriyle uğraşanlar dozları mümkün olduğunca düşük tutarak, bir ilaç bitdiğinde diğerine az dozla başlıyarak birbirine geçişli, daha uzun süreli kürler oluşturmaktadırlar.
Gerçekten, başka hiçbir, anabolik-androjenik steroid, Anapolon 50 kadar hızlı ve etkili netice vermemektedir. Ancak bu ilacı kullanma tutkusu ve bilinçsizliğini yaşamış ünlü bir bir sporcunun deyimiyle; "Bıraktıkdan sonra 3 defa işemeye git hemen 5kilo verirsin ve çalışırken kullandığın ağırlıklar 10 kilo daha aşağıya düşer" Buyüzden dopingi kullanma talihsizliğine düşmüş sporcuların önede gelen isimleri, bu tür Anapolon 50 li kürleri, enjekteli tetosteron (Sustanon 250mg veya Testeviron Depot) gibi ilaçlarla destekleyip kürü uzatırlar. Anapolon 50 sık sık, Duca Durobolin veya diğer enjekde Testosteron ile kombine edilmektedir. En etkililerinden misal olarak; Anapolon günde 50-100mg ve aynı süre içinde, haftada, iki kere de 250mg sustanon kombinesidir.
Anapolon 50 maalesef en zararlı olan oral steroidtir. 17 alpha alkaliti olduğu için karaciğer için çok zararlı ve toksitlidir(zehir) . Uzun ve yüksek dozajlar sonunda, tahribatı ölüme kadar gidecek büyüklüğe ulaşır. Karaciğer arızalarının ilk belirtileri; tırnakların, gözlerin ve tenin sararmasıdır. Karaciğer kanseri ile en büyük bağlantısı olan doping ilacıdır. Bu tür ağır kürler adeta sarılık hastalığı geçirmiş gibi karaciğerde tahribat yapıp büyütür, dokusunu bozup ileride kanser hastalığına veya karaciğer iflasına yol açar.
Diğer yan etkilerine devam edersek, kişilerin metobolizmasının tolore kabiliyetine göre, Akne (sivilce) ve saç dökülmesine de yol açtığı bilinmelidir. Bundan başka, baş ağrısı, kendini kötü hissetme, mide ağrısı, uykusuzluk ve daha kullanıcının izah edemediği birçok sıkıntı meydana getirir"(ö.Baysaling/doping/s.91-92-93-)"
Gerçekdende Anapolon sakat ve tehlikeli. Bir arkadaşımı misal vermeden geçemiycem. Eski çalıştığım salonda bir arkadaş vardı tambir vücüt geliştirme hastasıydı salonda kimin hangi ilacı kullandığını duysa o da kullanırdı, birgün kulağına anapolon ilacıda geldi, hemen o gazla eczaneye gitdi, ve kullanmaya başladı. bir ay kadar süre sonra çocuğu görünce inanamadım, allah sizi inandırsın kafasınfa saç kalmamışdı, hani kansere yakalanan hastalar tedavi sırasında saçları dökülür ya, aynen onunda saçları kanser hastası gibi dökülmüşdü, anapolon saçlarını yok etmişdi.
Kısaca arkadaşlar aman dikkat edin, kesinlikle bu ilaçdan uzak durun, herkezin metobolizması ve genetiği bir değildir, kimine kas yaptırır kiminin vücudunu harap eder. Bu işi profösyenelce yapmıyorsanız bu ilactan uzak durun. illede kullanacam derseniz 4 haftadan fazla kesinlikle kullanmayın ve günde 1 tableti geçmeyin. ve vücudunuzu mutlaka ve mutlaka kür bitiminde en az 3 ay dinlendirin. dinlenme esnasında başka hicbir steroid içeren ilaç kullanmayın, vücudunuzdaki toksitleri bir an önce atmak icin bolbol su için en önemliside karaciğerinizi besleyici ve koruyucu B komplex vitaminleri kullanın. Aman karaciğerinize dikkat edin!!!



-PRİMOBOLAN-
PRIMOBOLAN DEPOT:(Methanolone Enathate Depot) Schering firması ve onun patentiyle çeşitli ülkelerde üretilmektedir. Genelde 100mg/cc lik ampuller halindedir. Builacın anabol metobolizmaya bağlı etkisi, hormonal androjen etkisinden daha fazladır. Yan etki riski ise, diğer ilaçlara nazaran daha azdır. Ani bir kuvvet ve hacim artışı görülmez. Fakat uzun bir zaman biriminde oldukça kaliteli bir kas yapımına yardımcı olduğundan, sporcular tarafından en çok kullanılan ilaçlardan biridir. Kadınlar için de diğer ilaçlara nazaran, daha az zararlı doping ilacıdır. Çünkü diğer doping ilaçlarına reaksiyon göstermekte olan kadın vücudu ve hassas vagina epiteliumu üzerinde zararlı bir etki göstermemektedir. Buda kadınlarda östrajen ve aybaşı halini etkilemeden kuvvet ve gelişme sağlamaktadır. Özellikle, doping kullanma arzusunu yenemiyen, çaylak tabir edilen yeni başlıyan ve kadınlara uzmanların biraz daha toleransla önerebileceği bir ilaçtır.
Normal dozu haftada 200 mg dır. kadınlar için ise bu miktarın yarısı olan 100 mg kafi görülmektedir. ilk kullanımlarda su depolanması meydana gelir. Bu yüzden özellikle yeni küre başlayanlar, 8 haftada 6-7 kilo alabilmektedir. Bırakıldıktan sonra ise diğer ilaçlarda olduğu gibi ani kilo düşüşü yaşanmaz.
Deca-Drabolin'den daha az etkilidir. Fakat her türlü steroid ile kolayca kombine edilebilmektedir. Hemen hacim almak isteyen ilerlemiş sporcular, Primobolan'ı 250 mg Sustanon ve Dianabol ile birlikte kombine etmektedirler. Sabırlı olanlar ve yan etkilerlerden çekinenler, haftada 200 mg Primabolan ve haftada 200-400 mg Deca-Drabolin ile de karışık kürler yapmaktadırlar. Fakat, yabancı ülkelerde, dopinf kullanımını düzenliyen uzmanların görüşüne göre, özellikle vücut geliştirme sporu yapanalar için en iyi neticenin Winstrol-Depot ile kombine edilerek kullanılmasından elde edildiğidir.
Alışılagelmiş haftalık 200-400 mg küründen başka, bazıları hergün 100 mg alarak çok büyük dozlara çıkmaktadır. Bu miktar çok ürkütücü ve zararkı bir düzeydir.
Schering ilaç firmasının kitap ve tanıtıcı kataloglarında; ilaç, anabolizan ve protein sentezini uyarıcı olarak tarif edilmektedir. Takattan düşürücü hastalıklarda, umumi zaafiyet durumlarında ve kronik karaciğer hastalıklarında kullanıldığı açıklanmaktadır. Bu hastalıklar için kullanılma miktarı ise her iki haftada bir 1 ampüldür. Hastalara her 14 günde bir yapılan 100mg Primabolan iğnesinden sonra elde, elde edilen azot retansyonu, ortalama olarak günde 3-4 mg olmuştur. Bu alınan besinler arttırılmaksızın, organizma tarafından, günde 22g. proteinin fazladan alıkonulduğunu göstermektedir. Buda kas kitlesinin gelişmesi demektir.
Bütün az zararlı etkilerine rağmen, erkeklerde prostatı etkilemekte ve genede su tutma v.s gibi yan etkiler görülmektedir. Hastalıklarda kullanma miktarına bakılırsa , kullanan sporcuların normal dozu kat kat aştıkları anlaşılacaktır. yarışma öncesi ise sporcular su tutması ve testler bakımından tablet olanları tercih etmektedirler.(Ö.Baysaling/Doping/s.139-140)"
Bu ilaç gerçekdende anabolizan ilaçların en az zararlı olanıdır. Doping kullanmayı kafaya koyduysanız bu ilaç kullanılabilir, tabiki zararlıdır fakat diğer doping ilaçlarına nazaran zararı azdır. illede doping ihtiyacınız varsa bu ilaç ın dışına çıkmayın. haftada 100-200mg mı geçmeyin, gelişmek için sabırlı olun 12 haftanın üzerine de çıkmayın! etkisi ikinci aydan sonra azalmaya başlar! 3 ay yapılan kürden fazlası zaten hiçbir doping kürü için uygun deyildir. Her ilaçta olduğu gibi vücudunuza dinlenme payı bırakın! Primabolan kas yıkımını engellediği için kür esnasında sıkı diet yapmanızı tavsiye ederim, Primabolan ile 2-3 aylık yapılan kürde sabırlı olarak uyguladığınız diet vücudunuzda harikalar yaratır!



"PROVIRON(Mesterolone) Schering, Asche, Leiras firmaları tarafından 10-20-25-50 mg olarak genelde 50 tabletlik kutularda satılmakdadır. İlaç kadın xxx hormonlarının düzenlenmesi için üretilmiştir. Sporcular tarafındanda kullanılmaktadır. Oral bar androjenik steroidtir. Su tutucu ve toxic etkisi nisbeten azdır. Buyüzden kadın sporcular tarafından tercihen kullanılmaktadır. Clenbuterol ile iyi konbine edilmektedir. bu sebeble az dozlar halinde uzun süre kullanılabilmektedir. Aşırı dozları erkekte ağrılı xxxx sertleşmesine yol açabilir. Su tutcu etkisi az olduğundan, kaslara da sert görünüm kazandırır. Erkeklerde günlük doz olarak 2-4 tablet, kadınlarda ise, bunun yarı dozu tavsiye edilmektedir.(Ö.Baysaling/Doping/s.141)"


"NOLVADEX:(Tamokxifen citrate) Ceadon, Defarol, Kessar, Mastofen, Tadex, Tamexin, Tamofen, Tamox, Tamoksifen v.s. ticari isimler altında, Zeneka, Ciba-Geigy, Farmitalia-Corla Erba, Bristol-MyersWyeth v.s firmalar tarafından ve onların patentleriyle dünyanın birçok ülkesinde üretilmektedir. 10-20-30-40 mg lık tabletler halinde, 30-60 veya 250 lik şişelerdedir. Nonsteroidal ve anti-estrogen dir. Estrogen(Kadınlık hormonu)'na bağlı tümörlerde ve gögüs kenserlerinde kullanılır. Nolvadex, gynecomastia(jinokomasti-memeoluşumu), ve Estrogen seviyesinin yükselmesinin düzenlenmesine yardımcı olur. Steroid kullanan sporcularda memeucu büyümesine karşı etkilidir. Ayrıca yağ yakıcı özelliğide vaedır. Diğer androjenik steroidler, Dianabol ve anapolon 50 v.s. ile ayrıca testosteronelerle kürleri yapılabilir. Taxic olmayıp(yani karaciğerde zehir olarak depolanmaz) sporcular tarafından anti-estrogen olarak kullanılır. fazlo steroid kullananlar özellikle estrogen seviyelerini düşürmek için küre başladıkdan birkaç hafta sonra kullanmaya başlarlar. Fakat herkeze aynı derecede etkili değildir. Günlük kullanım dozu 10-20 mg. civarındadır.(Ö.baysaling/Doping/s.134-135)"
Novadex in bodybuilding sporunda çok kullannılmasının en önemli nedeni, aşırı androjenik etkili (hormon artışının sağlanması)steroid kullanılmasından dolayı anti-estrogen olarak kullanılmasıdır. Nasılki steroid kullanırken kanınızdaki testosteron oranı artdırılırken bir orandada estrogen in dengesini bozmuş oluyorsunuz, estrogen seviyesinin yükselmiş olması sizin vücudunuzdaki kadınlık hormonunun yükselmisi ve bu sebeblede jinekomasti(meme uclarında büyüme) veya vücudunuzun fazla su tutmasına neden olmasıdır. Fakat kişinin yapısına göre bu yan etkiler deyiğişebilir. Kısaca Nolvadex vücudunuzdaki Esrogen(kadınlık hormonu) in yükselmesini engeller. Proviron u nolvadexle sakın karıştırmayın! Bağzıları Provironu nolvadex yerine kullanır, bu tamamiyle yanlışdır! Provironun nolvadexle yakından uzakdan alakası yoktur! Nolvadex Tamokxifen içerir, Proviron ise Mesterolon içerir, Proviron steroidtir!


"HCG:(Human Chorionic Gonadotropin) Bizde tanınan ilaç ismi "Pregnyl" dir. A.P.L., Choragon, Chorex, Gestyl, Gonadotraphon, Gonic, Physex Profasi v.s. ticari isimleri altında, Wyeth, Biomed PL, Ferring G. Dunhall U.S., Amsa I, Schering, Serono, Organon ilaç firmaları tarafından ve onların patenti altında birçok ülkelerde üretilerek 1.000-5.000-20.000 IU (İnternetional Units) üniteler halinde piyasada bulunmaktadır. 10 cc lik küçük şişelerde iğne halinde üretilmektedir. Ayrıca veteriner türleride vardır. Son zamanlarda deyişik ünitede versiyonlarıda bulunmaktadır.
Steroid olmamasına rağmen, steroid kullanan çok sayıda sporcunun ek olarak kullandığı destek ilacıdır.
Hamile kadınların idrarından elde edile, naturel bir insan plesentasıdır. Erkek hormonu değildir. Ancak erkeklerin testislerinin daha fazla testosterone üretmesini sağlamaya yarar. Sporcuların kullandığı aşırı testosteron ihtiva eden steroidler erkek vücudunun kendi normal üretimini durdurur. Pregnyl ise, bu üretime yardımcı olarak vücudun erkeklik hormonu seviyesini yükselterek, testisleri çalıştırır. Çok çabuk etki ederek, testosteron seviyesini vücudun orjinel dengesine getirir. Bu yüzden testislerin çalışmasını durdurmaması ve erkeklik kaybı olmaması için, uzun süreli ve yüksek dozlardaki steroid kullanımlarında gereklidir.
Vücuda dışarıdan fazla olarak verilen steroidler sebebiyle, hormonları idare eden hipofiz, vücutdaki aşırı erkeklik hormonu artışını dengelemek için, testislerdeki normal üretimin durdurulması sinyallerini verir. HCG (pregnyl) ise, vücutdaki testosterone'nin seviyesini çabucak yükseltir. 2. iğne 2-4 gün sonra yapılır. Normal şartlarda, haftada 1.000-2.000 IU arasında kullanılmaktadır. Fazlası, gynecomastia(meme büyümesi), fazla su tutma, xxx artışı, ruhi dengesislik, baş ağrısı ve yüksek tansiyona yol açar. HCG erkeklerde androjen seviyesini %400 arttırır. Bu çok bürük bir artma seviyesidir. Bir açıdan erkeklik organını koruduğu gibi, steroidlerin daha da yüksek miktarda kullanılarak, etki sahasını arttırır. Bununla beraber Östrajen seviyesi de doğal olarak yükselir. Çok fazlası, sabah kusma bulantılarına sebeb olmaktadır.(Ö.Baysaling/Doping/s.127-128)"
Unutmayınki HCG steroid deyildir. Vücutdaki androjeni aynı steroidlerde olduğu gibi yükseltir, aradaki fark steroid dışarıdan alınan hazır testosterondur, Pregnyl ise vücutdaki hormon üretimini kamçılar ve vücutdaki hormon seviyesini yükseltir.
Dikkat edinki bu ilaç durup dururken kullanılmaz, özellikle androjenik etkisi yüksek olan steroidlerden (Sustanon, Anapolan vb.) sonra kullanılır.


"LASIX:(Furosemide) Diural, Furanthril, Furomex, Furon, Furosemid, Frosemide, Fusid, İmpugan, LasixSeguril, Furon, Semid, Vesix, v.s. ticari isimler altında, Jenapharm, Orion, Merckle, steris U.S. Squib, Dumex, Hoechst, Benzon v.s. birçok firma tarafından ve patentiyle, birçok dünya ülkelerinde 20-30-40 mg lık tabletlerden 100 lük şişeler halinde satılmaktadır.
Steroid olmayıp çok kuvvetli su atıcılardan biridir. Sporcuların kullandığı doping ilaçlarının çoğu, belirttiğimiz gibi vücutda su tutduğundan, yarışma öncesi bu suyu atmak için kullanılmaktadır. Bir saatden itibaren ve birkaç saat içinde etkisini devam ettirerek vücutdan suyun atılmasına yardımcı olur. Böylece ani kilo düşüşüde yapar.
Bunun ne kadar yanlış olduğunu defalarca belirtmişdim. Kuvvetli su atıcı lasix de, suyu atarken, vücutda potasyum ve sodyum kaybına yol açarak, hücrelerdeki suyuda azaltıp, kasların küçülmesine, yorgunluk halsizlik, kramp sorunlarına yol açarak, performansı ters yönde etkiler. Fazla kullanımı halinde ise vücudun elektroliz dengesi bozularak sonu ölüme varabilecek tehlikeler ortaya çıkar. Eğer gerekiyorsa bir gece evvelden bir tablet kullanılması yeterli olacaktır(yarışmaya hazırlananlar için). Diyer tarafdan vücudu kuru ve deriyi incelterek kasları daha belirgin definisyonda göstermek için alınan bu tür ilaçların bir başka dez avantajı da şudur. Vücutdan atılan su, aynı karbonhidrat açlığından sonra yapılan yüklemelerde olduğu gibi, bütün vücutdaki hücrelere ve kaslara dolabilmesi için 1-2 gün gerekmektedir. O taktirde, yarışma günü alınacak su atıcı ilaçlardan doğan su kaybı ve kas küçülmesi 1-2 gün telafi edilemez duruma gelmektedir. Buda sporcular için avantaj yerine dez avantaj sağlamaktadır. Ayrıca ani düşüş sporcuda panik yapabilir. Kas küçülür, yarışmaya konsantre olamaz ve ısınamaz. Kısa zamanda su ve mineral kaybı, sporcuyuda kayba götürür. Sporcu bu sebeple Lasix alırken "Potassium Chloride" tabletleride almalıdır. Çok gerekli ise, yarışma gününden bir veya iki gün evvelinden alınmalıdır. İlkin, örneğin 40 mdg tabletin yarısı alınmalı ve netice beklenmelidir. gerektiği taktirde diğer yarısı alınmalıdır. Böylece ani su kaybının tehlikeli sonuçları azaltılmış olabilir. Yan etkileri; baş dönmesi, kas krampları, elektroliz dengesinin ve vücutdaki akışkanlığın bozulması, potasyum ve tuz kaybı ve sonuçta ölüme varabilen tehlikelere yok açmaktadır. Avusturya'lı ünlü vücutcu Heinz Sallmayer 1980 ve diğer bir vücutcu Mohammed Banaziza 1992 senelerinde bu yüzden ölmüşlerdir. (Ö.Baysaling/doping/s.130-131)"
Eğer bu sporda profesynel deyilseniz bu tür diuretik su atıcı ilaçlar kullanmayın Bu ilacın zararı diğer ilaçlardan farklıdır, fazla kullandığınız takdirde ölüme yakalanma oranınız gerçekden çok fazladır ve ilacı kullandıktan sonra etkisini hemen gösterir. ilacın en beter zararı kramplardır su kaybı aşırıya kaçarsa kalbize kramp girme olasılığı büyür ve ölürsünüz, aman bu ilaçdan uzak durun!


"Cytomel: ( Liothyronine sodium) Cynomel, Cyronine, Linomel, Neo Troimade, T3. Tertroxin, Tiromel, Tironina, v.s. ticari isim altında, Majör. Smith Kline, Uni-Pharme, Glaxo gibi ilaç firmaları ve patentleriyle çeşitli ülkelerde genelde 25mcg lik 100 tabletler halinde üretilmektedir. "Triacana" olarak da kullanılmaktadır. Troid hastalıklarında kullanılmak için üretilmiştir. Steroid olmayıp Thyroid hormon dopingi olarak, yarışma öncesi bazı sporcular tarafından kullanılmaktadır. Ancak steroidleri de etkiliyerek vücuttaki proteinin daha iyi değerlenmesini sağlar. Tiroid bezini de etkiliyerek, karbonhidrat metabolizmasını ve protein lipidini arttırır. Yağ eritici özelliği vardır. Kadın sporcular da kullanmaktadır. Yüksek kalori diyeti yapan dopingçilerin özellikle kullandığı belirtilmektedir. Troid guddesi ile ilgili sentetik türevli bir hormondur. Bazı sporcular, Epedrin ile bazıları ise Clenbuterol ile kullanmaktadır. Kullanıldığı sıralarda yüksek proteinli besinler alınmalıdır. Definisyon görünümlü yağsız kas yapmak için en etkili ilaçlardan biridir. Yan etki olarak; sinir, ateş, titreme, uykusuzluk şikayetleri görülebilir. Günlük dozu 1-2 tablettir. Kaçınılmaz şekilde kullanmak istiyenlere bir arada bir aylık ara verilmesi önerilmektedir. Sahte üretimleri çoktur.


"EPHEDRINE:(Ephedrine hydrochloride) Ceepa, Efedrin, Perspiran, Quadrinal, Theodrine v.s. ticari isimler altında, Geneva U.S., Rugby, Artesan v.s firmaları tarafından ve patentleriyle dünyanın birçok ülkesinde üretilmekdedir. Genelde 20-25 mg tabletler halindedir. ayrıca iğne, dalma, sprey, şurup ve toz halindede üretilmektedir. Tedavi amaçlı olarak göğüs hastalıkları, nefes darlığı, astım ve tedavisinde kullanılmaktadır. Buyüzden hormonal bir steroid bileşimi değildir. Yağ yakıcı özelliği dolayısıyla dopingciler tarafındanda çok kullanılmaktadır. Vücut ısısını arttırarak vazla kalori yakımını hızlandırır. Kafein ve aspirinle birlikde kullanımı etkisini bir kat daha arttırır. Genelde 25 mg Efedrin, 200mg kafein(koyu neskafe olabilir), ve 300 mg aspirinin aynı gün içindeki doz kombinasyonu ideal bir yağ yakıcı rolü oynamaktadır. Yağ yakıcı özelliği dolayısıyla, özellikle vücutcular, yağsız ve hatlı kas görünümü için yarışmaya yakın devrelerde kullanılmaktadır.
Çalışmadan bir saat evvel alındığı taktirde,% 5-10 arasında enerji ve kuvvet arttırımıda sağlamaktadır. Ancak bağzı sporcularda ve fazla alınımı halinde; kalp atışları ve vücut ısısı artar, uykusuzluk yapar, eller titrer, baş ağrısı, baş dönmesi, tansiyon ve iştahsızlığa neden olur."(ö.Baysaling/Doping/s.111-112)
Yanlız ilacın etkisi her gecen gün azalır ve daha çok almak istersiniz! bu yüzden 20 günlük geçici kürler yapmalısınız. Genelde steroid kürleri bitiminde yarışma öncesi vücudun parçalı görünmesi icin kullanılır, Nolvadex ile iyi kombine olur. Steroid kürü bitdikden sonra nolvadex ile kullanılırsa hem vücudun parcalanmasını hemde suyun atımını hızlandırıp östrajen i minumuma indirmesini sağlar.
En önemli on şey ise kalbinize en zarar veren doping maddesi olmasıdır!


BUYUME HORMONU/Turkiyedeki ismi NORDITROPIN: Eki maddesi Somatropin'dir. Bugün Amerika ve Avrupa'da en çok tutulan ilaçlardan biridir. Corpormon, Genotr, Genetonorm, Genetropin, Humatrope, Norditropin, Saizen; Somatonorm v.s. ticari isimleri altinda, Nikken Japan, Kabi pharmacia, Lilly U.S., Novo, Biomed PL, Serono ve Ferring gibi firmalarin patentleri altinda dünyanin çesitli ülkelerinde üretilmektedir.
Daniel Duchaine'nin (Undergraund Steroid Handbook 1982) kitabinda belirttigi gibi, sporcu tabiriyle: "Üff. Ne ilaç ama. Sürekli bir adele gelisimi için en iyisi. Kötü bir alt yapida bile herkeste gelisme sagliya-bilen tek ilaç. Bir sporcunun basina gelebilecek en iyi gerçek. Tüm yan etkilerine ragmen onu seviyoruz" Yazarin karaborsa yeralti steroidleri el kitabinda belirtigi bu ifade esnasinda çok aci bir gerçegi yani, vakia'yi yansitmaktadir. Sporcu gözü karardimi zarari düsünmeden etkisine kapilmaktadir.
Bugün hala diger doping maddelerine nazaran esrarini korumaya devam eden bir ilaçtir. Kimileri onu en kisa zamanda kuvvet ve adele gelisimini saglayan bir ilaç olarak görmekte. Bu yüzden de sporcular arasinda büyük bir kullanim oranina sahip olmaktadir. Kimileri cücelik durumundaki çocuklara gelismesini sagladigi için faydali oldugunu iddia ediyor. Kimilerine göre ise: Growth hormon yetiskinlerde en kötü kemik deformasyonlarma yol açtigini (alt çene ve kemik yumusak dokularinin büyümesi v.s. gibi) zararli gelismeler yaptigimdüsünüyor. Hatta rivayete göre ünlü sporcu ve artist Arnold'un bunlari kullanmasindan dolayi yüzündeki kemiklerin deformasyona ugrayip sivrildigini ve bunlari ameliyatla düzelttigini söylüyorlar.
Diger bir sorun ise hangi Growth'un kisiye göre hangi dozlarda alinmasinin icap ettiginin saptanmasi. Insancil formunu mu? sentetik versiyonunu mu? yoska gen-teknik olarak üretilenlerini mi? Hangisini kullanacaklarini bilemiyorlar. Bu konu hala o denli kariskiktir ki, tip biliminde dahi hala kesinlikle içinden çikilamaniistir.
Growth'u daha iyi anlayabilmek için bazi bilgiler edinmemiz gerekiyor. Growth hormonu 191 aminoasitten olusan bir polipetit hormonudur. Insanda hipofiz hormonundan salgilanir. Ancak, bu bazi kosullarda salgilanmaktadir. Bu kosullar; antrenman, uyku, stres, düsük kan sekeri v.s. gibi etkenlerdir. Burada bilinmesi gereken en önemli nokta Growth'un kendisinin vücuda direkt olarak etkide bulunmadigi, ancak karcigeri bazi maddeleri üretmesi için kamciladigidir. Salgiladigi kosullar açisindan, uyku esnasinda en etkili oldugu tezi agir basmaktadir. Karacigerin kamçilanmasi açisindan insülin benzerleri, büyüme faktörleri ve somatomediler v.s. gibi salgilarin ne sekilde ve ne miktarda etkilendigidir. Burada asil problem, karacigerin bu maddeleri ancak belirli sinirlarda üretebildigidir. Yani Growth enjekte edildiginde tek basina etkili olmadigi ancak büyüme ve gelisme ile ilgili madelerin üretimini kamçiladigi bilinmektedir.
1980'li yillarin ortalarina kadar Growth ancak insan cesetlerinin hipofizlerinden çikarilabiliyordu. Yani insan hormonlari bu sekilde elde "ediliyordu. Fakat 1985'te bu hormonun "Jakob-Creutzfeld" hastaligi ile baglantisi bulundu. Bu hastalik beyinde olusuyor ve ölüme neden oluyordu. Sonuçta bu formülden vaz geçildi ve bundan elde edilen ilaçlar pisayadan kaldirildi. Ancak bilim uzun ugrasilarla sentetik Growth üretmeyi basardi. Bunun da çesitli verisonlari üretildi. Bunlarin bir kismi gen-teknik olarak ya Escherichia Coli (E Coli) ya da tranformatik olan fare hücresinden elde edildi.
Bu STH preparatlarin efor arttirici degisik etkisi vardir. STH (Somotrop Hormonu) un güçlü bir anabolik etkisi vardir. Yani büyük bir protein sentezi gerçeklestirmektedir. Bundan da; a) Adele hücrelerini büyütmekte, b) Adele hücrelerini arttirmaktadir. Buradaki en önemli husus ise, adele hücrelerinin artmasidir. Çünkü steroidler bunu tam anlami ile gerçeklestirmemektedir. STH bu sebeple en güçlü anabolik hormondur.
STH'nin diger bir özelligi ise; yag yakmasidir. Vücuttaki mevcut yagi enerjiye çevirir. Bu da sporcunun yaglanmadan, daha fazla kalori almasi dernektir. Spor açisindan ikinci planda kalan özelligi ise, kemikleri, eklem ve baglari güçlendirmesidir. Bu da kuvvetin daha artmasina neden olur.
Bu durumda akla söyle bir soru gelebilmektedir: "Sorun nedir?" Çünkü hala bazilari STH'nin sporcular için uygun olmadigini söylemektedirler. STH kullanipta netice alamiyan sagligini ve parasini yok yere ziyan eden yiginla sporcu bulundugu da iddia edilmektedir.
Ancak bunun da birçok sebebi vardir. a) Ya STH sporcu tarafindan düzenli dozlarinda belirli sürelerde kullanilmamistir. Zira ilaç çok pahali oldugundan dozlarin tümünü finanse edemedigi için, belki o kadarinin da bir faydasi olur düsüncesiyle bir miktar kullanmakta, bu da yeterli etki göstermemektedir.
b) Bu nedenle STH tek basina degil steroidler, troid hormonlari ve insülin ile beraber etkilidir. Burada dikkat edilecek husus, maksimum etkiyi alabilmek için 3 hormonun ayni anda alinmasinin gerektigidir. Bunlar STH, Insülin ve L-T3 troid hormonu (Cytomel) dir. Ancak o zaman, karaciger yeterli miktarda, somatomet ve insülin benzeri Growth hormonlarini üretip serbest birakabilmektedir. Bu anabolik etki, eger anti-katabol etkili ilaçlar eklenirse daha da kuvvetlenmetedir. Bunlar da steroidler ve hatta clenbuterol'dür. Iste prpfesyonel sporcularin hem çok ölçülü ve hem de çok definisyonlu (hatli) olmalarinin en önemli sirrini anlamak mümkündür.
Birçok sporcu STH'yi müsabaka döneminde, yani kalori miktarinin az oldugu diyette kullanmaktadir. Vücut bu sefer, insülin ve troid hormonunu az miktarda salgilar. Bu da STH'nm tam etkili olabilmesi için iyi bir ortam olusturmaktadir.
Clenbuterol'ü STH ile birlikte alanlar unutmamalidir lar ki Clebuterol ve (Ephedrin gibi) buna benzer maddeler vücudun kendi insulin ve L-T3 üretimini frenlemektedir. Bunlar çok karmasik tibbi hesap ve bilgileri gerektirmektedir. Bir yerden biri yapilirken diger yerden digeri baska sekilde etkilenmektedir.
c) STH ancak karaborsada mevcut oldugundan, alici gerçek ile sahteyi ayirt edememektedir. Birçok yerde örnegin HCG'yi (pregnil) etiket degistirerek önüne STH olarak yeni etiket koyduklarindan farki anhyabilmek mümkün degildir. Çünki her ikisi de kuru toz seklindedir. Bu olay sadece acemilerin basina da gelmemektedir. Ayni kitabin yazari Dünyaca ünlü rekortmen atlet Ben Jhonson'un durumu ibretle misal göstermektedir. Ben Johnson bilindigi gibi Olimpiyatlarda dopingli çiktigi için derecesi elinden alindi ve Olimpiyatlardan ihraç edildi. Ayrica kendisine ceza da verildi. Bu testlerde kendisi 5 günde 3 ayri kontroldan geçirildi ve testosteron degerinin yüksek oldugu tesbit edildi. Böylece Ben Johnson sadece kendi aptalliginin degil, doping alaninda çok geçerli olan sahtekarliklarin da kurbani oldu. Kuzey Amerika karaborsasindaki HGH ve STH'lerin % 4'nin sahte oldugu anlasilmistir. (Spiegel Nr. 11, 1993.) Hiçbir yerde sahte STH ile yapilan vurgun bu denli fazla degildir.
d) Çok nadir durumlarda, vücut STH'a anti (ters) etki yapar. Bu bahisteki en zor konu olan, dozaja geçmeden önce su soru üzerinde durmakta yarar vardir. "Acaba kimler Growth kullaniyorlar??" Bir yigin sporcunun kullandigim ispatliyan su yaziyi örnek gösterebiliriz: "Charlie Francis (Ben Johnson'un Kanadali antrenörü) sporcusunu ve birçok atleti 1983'te, STH ile hazirladigini anlatiyor. Vücutçu Strydom ise, hem bütün profesyonel vücutçularin Protropin'i kullandigini söylüyor ve ekliyor: IFBB'nin 1990'da profesyoneller arasinda doping kontrollerini uygulamasinin hiçbir anlami yoktu. Ta ki Growth testi yapilana kadar. (Anabolic Reference Update Juni. 1989 Nr.ll.)" Bir baska süper star sporcu da son WBF müsabakalarina hazirlandiginda günde 12 I.E Growth aldigini belirtmistir. Growth'larm sadece insulin ile sonuç verdigine de ayrica en inandirici sözlerle yemin etmektedir.
Son Los Angeles olimpiyatlarindan hemen önce ABD'H bilim adamlari, sentetik formu üretmeyi basardilar. Profesyonel futbolcu Lyle Alzada, ölümünden önce 16 hafta boyunca STH kullandigini itiraf etti. Ölümü beyin tümöründen meydana geldi.
Ben Johnson 1988'de Seul'de anabolizanlar ile yakalandiginda, hükümetine Growth hormon kullandigini da itiraf etti. Bu atletin 10 sise HGH için 10.000 S ödedigini söylemisti. Doktoru George Astaphan, arkadaslari için HGH programlari ve kürleri yazmisti. Genentech ve eli Lily isimli ABD'li firmalar 1992'de 800.000.000 $ lik HGH ürettiler. Birçok spor bransinda ünlü starlarin yillik HGH masrafi 30.000 $ civarindadir. Kisa süreli kullananlar bile günlük 150 $ civarinda para ödemektedirler.
Ilacin dozaji, çesiti ve kullanim süresine cevap vermek oldukça zordur. Nedeni ise bu yöndeki bilimsel arast üz tam kesinlik kazanmadigidir . Gerçi son zamanlarda genetikçiler ve DNA buluslari birçok yeni gelismelere sahne olmustur. Fakat gene de tam bir açiklik olusmamistir. Ilaç üreticilerinin tavsiyesi gelisim yetersizligi gösteren hastalarda, ortalama 0.6 I.E./kg. Vücut agirliginin bir haftalik degeri yönündedir, yani 100 kg.lik bir sporcu haftada 60 I.E. enjekte edebilir sonucuna varilmaktadir. 20 I.E.lik 3 parti seklinde bir hesap ortaya çikmaktadir. Son zamanlarda adeleye zerkedilmek yerine deri altina enjekte edilmesi tercih edilmektedir. Bu yolda ise, doz günde 8 I.E. olarak kullanilmalidir.
Profesyoneller STH'nin etki süresinin bir saatten az oldugunu bildiklerinden 2 I.E. yi üç parti olarak enjekte ederler. Bunun da sebebi: STH enjekte edildiginde, kandaki serum konsantresi derhal yükselir. Yani etkisi ani olarak çok hizlidir. Açiklandigi gibi STH, karacigeri bazi maddeleri üretmesi için kamçilar. Fakat karaciger bunlari sinirli olarak üretebilir. Günlük bir kerelik alimda, üretim de bir kez olur. O zaman da etkisi azalir. Birkaç seferlik alimlarda karacigerin bu üretimi artar.
Özet olarak karacigerin sik ve küçük dozlara daha iyi cevap verdigi söylenebilir. STH sürekli ayni bölgeye enjekte edilirse, burada yag birikimi görülebilir. (Lipatrophie) Bu nedenle her defasinda degisik bölgelere enjekte edilmesi daha fazla etki saglar. Yapilan deneyler, yillar ve tecrübelerin sunu gösterdigi ifade edilmektedir. STH'nin iyi sonuç vermesi dozajina çok baglidir. Yani kisaca ya çok harcanip kullanilacak ya da bir parça faydasi olur diyerek kullanmanin hiçbir anlami olmayacaktir. Genel kani günde 4 I.E.'nin uygun oldugudur.
Burada bilgi olarak sunu belirtmek isterim ki; Insan hipofizi günde 0.5-1.5 I.E. Growth hormon üretebilmektedir.
Kullanim süresine gelince: En az 6 haftadan baslamaktadir. Bu süre daha da uzatilabilmektedir. Bu konuda ilginç olan STH'nin etkisini ilaç kesildikten sonra birak-mamasidir. Bu yüzden STH alip iyi sonuç elde eden degisik dallardaki sporcular ve vücutçular, yeni kazandiklari kas ve kuvveti, kür sonunda uzun süre ve diger ilaçlara nazaran büyük ölçüde muhafaza ederler. Bunun sebebi ise belirtildigi gibi adele hücrelerinin artmasidir. (Hyperplasie.)
Simdi geriye insülin ve LT-3 Troid-Hormonu kalmaktadir. Bulk döneminde STH alan vücutçu ve sporcularin, normalde exogen (suni) insülin almalarina gerek bulunmamaktadir. Bu devrede sporcunun yag yakma sorunu yoktur. Bu durumda tavsiye edilen doz her üç saatte bir bir ögün yemek yemektir. Böylece vücut kendi insülin'ini üretir. Kan sekeri de çok fazla düsmez. Bu dönemde LT-3 ahnimi da pek tercih edilmemektedir. Herseye ragmen sporcunun Troid'ini bir doktora ölçtürmesinde yarar vardir. Steroidler veya Clenbuterol ilave olarak verilebilmektedir.
Yarisma döneminde ise, artik LT-3 insülin, Steroidler ve Clenbuterol devreye girmektedir. Insülin'in burada çok önemi vardir. Çünkü yanlis alinirsa, yag yapabilir, zira çok fazla alinan insülin bazi enzimleri ihtiva eder. Bunlar; Glucose, Glycerol, ve Triglyceride halini almaktadir. Diger taraftan yetersiz alinan insülin ise; STH'in anabolik etkisini azaltir. Bunun sporcu tarafindan ayarlanmasi tam mümkün degildir. Doktor ayarlamasini gerektiren ölçüm ve tavsiyelere ihtiyaç vardir. Genelde sporcular 24 saat etkili insülinleri, her gün kullanmaktadirlar. (Bu insüliiie örnek olarak Depot-H-Insülin misal verilebilir)
Growth hormonlarin yan etkileri ilginç tartismalara yol açmaktadir. Sunu belirtmek gerekir ki, steroidlerin yan etkileri (akne, saç dökülmesi, yüksek östrojen v.s.) STH da görülmez. Bunda ana problem, kan sekerinin düsük olmasidir. Ancak; Troid bozukluklari, gerilim, akromegalie, kemik deformasyonu, organ problemleri, erken ölüm v.s. gibi tehlikeli belirtileri saptanmistir. Bir baska önemli konu ise; Ilacin Puberte (ergenlik) den önce veya sonra mi kullanilabilecegidir. Kemik uzamasi genelde ergenlikten önce olusmaktadir. Yetiskinlerde ise kemik genislemesi görülmektedir. Hipofiz sorunu olan larda ise. alt çene el ve ayaklarin, kalp ve böbreklerin büyümesine yol açmaktadir. Bunlarin daha etkili ve sik problemleri, insülin'lc birlikte alimlarda görülür.
Somatropin toz halinde oldugundan, ampulde bulunan sivi çözücü, ile birlestirilerek ha/irlandiktan sonra en kisa sürede tatbik edilmektedir. Bu karisim birkaç doza bölüncccksc, buzdolabinda muhafaza edilmeli ve 24 sat-ten fazla bekletilmemelidir. Hatta hiç açilmamis, olanlar dahi buzdolabinda 2-K derecede muhafaza edilir. Çabuk bozulabilen bir ilaç oldugundan açildiktan sonra fazla bekletilmesi tavsiye edilmez.
Growth hormon bahsinde diger bir önemli konu da, sporcu tarafindan kullanimi halinde, doping testlerinde çikip çikmadigidir. Doping listesinde bulunmalarina ragmen henüz kontrollerde kesin olarak saptanamamaktadir. Ancak son arastirmalar, tcsbitini mümkün kilacak gelismelere yol açmistir. Amerika'da edindigimiz bilgilere göre, Amcrika'li ve Avusturalya'li bilim adamlari, tnsülin benzeri büyüme faktörlerini (IGF-1) üretmislerdir. Sayet bu daha da gelistirilecek olursa STH m kullanim alani yer degistirecektir.
Açiklamasini, çok kullandigi için genis tuttugumuz; Grovvth ve bu konu ile ilgili DNA ve yeni gelisen diger bilim dallari, insanlarin seklini ve hücre kalitesini degistirerek kopyalamaya kadar sinir tanimadan etki ve kullanim alani bulmaktadir. Bu da; bilim adamlari, insanlarin tedavisi için sinir tanimadan, yeni buluslar yaparken, bunlarin vücudun seklinin degismesi, sporcularin kullanimi, kopyalama ve birçok konuda kullanilmakta olmasi da sinir tanimadan ilerlemektedir. Bu da hukuksal, etik ve saglik konularinda önemli paradokslar yaratmakta ve bu konular da çözüm beklemektedir.
(Arkadaşlar unutmayın sadece bilgilenmeniz için ekliyorum.)

Kullanıcı avatarı
Caglar Cesur
VIP
VIP
Mesajlar: 3070
Kayıt: Kasım 22nd 2005, 22:42

Mesajgönderen Caglar Cesur » Ekim 25th 2006, 19:01

Paylasım ıcın tesekkurler ama Edip hoca steroıdler konusunda ılacları teker teker acıklayıp zararlarınıda belırtmıstı..Yınede saol..

way-cell
VIP
VIP
Mesajlar: 605
Kayıt: Eylül 17th 2006, 13:02
Konum: Isparta-Konya
İletişim:

Mesajgönderen way-cell » Ekim 25th 2006, 22:23

Öyle mi? kusura bakmayın Edip hocanın yazısına direkt ulaşmam için link ekleyebilir misin?

Kullanıcı avatarı
Caglar Cesur
VIP
VIP
Mesajlar: 3070
Kayıt: Kasım 22nd 2005, 22:42

Mesajgönderen Caglar Cesur » Ekim 26th 2006, 18:21


way-cell
VIP
VIP
Mesajlar: 605
Kayıt: Eylül 17th 2006, 13:02
Konum: Isparta-Konya
İletişim:

Mesajgönderen way-cell » Ekim 27th 2006, 02:23

Benim kinin içerigi daha farklı degil mi? sence de ilaç ilaç ele almıştım ben.

Kullanıcı avatarı
Caglar Cesur
VIP
VIP
Mesajlar: 3070
Kayıt: Kasım 22nd 2005, 22:42

Mesajgönderen Caglar Cesur » Ekim 27th 2006, 10:37

Sorun dııl ıkısının ıcerıgıde gusel paylasım ıcın tesekkurler..

way-cell
VIP
VIP
Mesajlar: 605
Kayıt: Eylül 17th 2006, 13:02
Konum: Isparta-Konya
İletişim:

Mesajgönderen way-cell » Ekim 27th 2006, 11:06

Rica ederim.Hayatımın hiç bir anında cimri olmadım hep paylaştım ve bunun dogruluguna inanıyorum.Saygılarımla...

bekaroglu
Yeni Üye
Yeni Üye
Mesajlar: 4
Kayıt: Ocak 14th 2007, 00:09
Konum: rize

Mesajgönderen bekaroglu » Ocak 16th 2007, 13:34

arkadaşlar ben bir cahillik yaptım birkere olmak şartı ile anapolon pirimaboln ve sustanon kullandım sonuç bir ay içerisinde goril gibi oldum çift kabinli bir mitsubişi pikabı kaldıra biliyordum raksilerle oynuyordum şov yapıyordum amaaaaaa:göğsümde jinekomasti oluştu ve halqa geçmedi doktora gittim gene geçmedi ben bir vucutçu olarak artık badi tişört giyemiyorum güç tiryakikik yapıyor şu anda da sigara kullanıyorum 88 kio ağırlığında göbekli bir adam oldum ve anladımki biz vucutçular goril deyiliz ve olmamalıyız bana goril diye hitap edildi şahsen önemli olan eststikktir arnoldu arnold yapan nedir biliyormusunuz bel 88 santim göğüs 145 santim kilo 115 işte budur luı ferigno arnoldtan daha iridir onun kolları 61 cm arnoldun 55,5 cm dir ama arnold luı yı yendi onemli olan estetikmiş sizde benim yaptığım yanlışı yapmayın saygılar resım göndericem

valizsiz yolcu
Üye
Üye
Mesajlar: 86
Kayıt: Kasım 22nd 2006, 17:11
Konum: musul

Mesajgönderen valizsiz yolcu » Ocak 16th 2007, 16:14

selam veysel paylaşım için teşekkürler. eline sağlık.

bekaroğlu geçmiş olsun çok üzüldüm. resimlerini göndererek bir çok arkadaşa faydalı olabilirsin. şimdiden teşekkürler.

Kullanıcı avatarı
Vucutor3
Yönetim
Yönetim
Mesajlar: 3791
Kayıt: Kasım 21st 2005, 09:06
Konum: Kocaeli
İletişim:

Mesajgönderen Vucutor3 » Ocak 19th 2007, 17:43

Yukardaki steroidlerle ilgili yazi turkiyede bir yazarin yadigi bir kitaptan alintidir.Benim sahsi kanaatim bu tarz bir kitabin yayinlanmasinin yanlis oldugudur cunku genclerin kolay ozenebilecekleri bir dusunce yaratabilir.

Bilgilere gelince cok genel ve eski kalmisdir.Ancak bu tarz yazilarindonunda sorumluluk sahibi olarak sunu hemen belirtmekte fayda vardir.Steroidler bagimlilik yaan kisa surede guc artisi ve kilo kazandiran bir o orandada alinan hacmin ve gucun kisa surede kaybedilmesine neden olan bir kisir dongudur.Bu sporun cok saglikli bir spor oldunu dusunursek ilaclari bu spora dahil ederek saglikla yapacamiz bir isi sagliksiz hale sokup kendimize zarar verebiliriz.

Bekaroglu basindan geceni kisaca anlatmis bu ibret veren paylasim zaten size sonuclari gosterebilir.

Vucut Gelistirme sporu ilacsiz yapilamaz dusuncesi ne yazikki hakimdir BU KESINLIKLE YANLISTIR.

Saglikli bir spor hayatiniz olmasini istiyorsaniz ilaclardan uzakdurun.


“Steroidler & anabolizanlar” sayfasına dön

Kimler çevrimiçi

Bu forumu görüntüleyen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 3 misafir

cron