Ek Besinler İle Yaşadığım Tecrübeler

[musas]

Merhaba arkadaşlar.ben 1979 doğumluyum.yaklaşık 6 seneden beri vücut geliştirme ile uğraşıyorum.ama belki sizin kadar yoğun tempoda çalışmıyorum.senenin 5 ayı boşluğum oluyor haftada 5 gün günde 2.5 saat zaman ayırabiliyorum.şimdi başımdan geçenleri anlatıyorum sıklımadan okuyun lütfen

vücudum belli bir seviyeye ulaşmıştı.kaslarımın belirginleşmesi ile beraber yağ dokumun oldukça inceldiğini farkedebiliyordum.6 senelik mazimde hiç supplemant kullanmamış naturel body builder tarzı takılmıştım.Ama supplemant ve steroid kullananlarada gıpta etmiyor değildim.Stereoidten tırsmama rağmen supplemantlara sempati ile bakıyordum.Aynaya baktım pazularımı şişirdim karnıma bacaklarıma her yerime dikkatlice baktım.dedim süperim ama neden daha fazla hacim yapmayayım.daha iyisi olabilir.İnternetten araştırmaya başladım.önce supplemantların zararları ile ilgili yazılar aradım ama herkes ağız birliği etmişçesine hiç bir zararı olmadığını hatta vücut geliştirme sporu yada başka spor yapmayanların bile kullanması gerektiğini söylüyorlardı.Yazılanlara güvenip suplemant markalarını araştırmaya başladım ve weider ile muschletech te karar kıldım.İnternetten sipariş verdim.1 kutu weider maximum krea ,1 kutu weider ultra aminoasit tablet ,1 kutu weider L glutamine ,1 kutu muschletech whey koca bir pakette çikolatalı yeni ,1 kutu olimp bcaa mega caps 1100...firmada weider olmadığı için olimp almak zorunda kaldım.yaklşık 850 tl felan tuttu.bana çikolata bar,havlu,shaker felan hediye etttiler.Neyse kullanmlarını araştırdım ayrıca kutunun üzerindeki kullanım talimatını okudum ve dedim önce söylenenlerin 3 te birini içeyim 15 gün sonra söylenenlerin yarısını ve 1 aysonrada kullanım talimatına göre içeyim.
kullanmaya başladım.weider ultra aminoasit tablette diyorduki antremandan önce 6 tablet antremandan sonra 6 tablet.ben saat öğleyin 3 gibi 5 tableti ezip un haline getirip 500 ml su ile karıştırıp içtim.antremandan sonra içmedim.....antremanım saat 8.30 de başlıyordu.sonra antremandan 30 dakika önce yani 8 de 1 doz whey ile weider maximum krea genic ve olimp bcaa yı karıştırıp 1000 ml suyun içine atıyor şişeyi çalkalayıp içiyordum.antremanım 11 de bitiyor.11 de weider L glutamine içip saat 12 gibide yatıyordum.bcaa yı günde 3 kez kullan denmesine karşın ben antreman öncesi bir tablet kullandım....maximum krea 6 mg diyor ben 1 dolu çay kaşığı atıyordum..glutamine 5 mg diyor onuda 1 çay kaşığı atıyordum.
yani günde bir doz whey 5 tablet aminoasit 1 tablet bcaa birer çay kaşığı keratein ve glutamin alıyordum.......
neyse antremanın ortasına geldiğimde whey-keratein-bcaa üçlüsünün karışımı olan 1000mg su bana yetmiyor üzerine katkısız saf 1000 mg daha su içiyordum.çünkü tempom ağırdı ve sürekli terleyip susuyordum........10 gün hiç problemsiz geçti.antremandan sonra tuvalete gittiğimde idrarım saman beyazı çıkıyor ve vücudumdada bir sorun oluşmuyordu.......11. gün yine saat öğleyin 3 te weider aminolardan 5 tanesini içtim.saat 8 de keratein-whey-bcaa mı 1000 ml su ile karıştırıp içtim.tam ısınmaya başlayacağım telefon geldi.Misafirimiz geldi hemen napıyorsan bırak eve gel.tamam dedim eve gittim.saat 12 gibi misafirleri uğurladık.ben 12.30 gibi yattım.misafirlerle beraber sadece karpuz ve şeftali yedik.yemek yemedik.neyse saat 2.30 da sağ ve sol boşlıuklarımda ağrı ile uyandım.kaburgamın altında şiddetli sırtıma doğru hafiftiler.tuvalete gittim idrarım sapsarı ve işerken yanma oluyordu....sabaha kadar ağrdıdı sabah hafifledi ama gün içinde ara ara yokladı beni......anlam veremedim.....ogün spor yapmadım..ertesi gün suplemantları yine aynı dozlarda kullandım aynı şekilde idmanda artı olarak 1000ml saf su içtim 4 gün sorunsuz geçti.4 gün sonra saat 9 da telefon geldi.sizinkiler terminalde arabayla git al....aynı şekilde yine 1000 ml su ile whey-keratein-glukomin karıştırıp içmiştim ve antreman yeni başlamışken bitirmek zorunda kaldım .bizimkileri garajdan aldım...antreman yapmadığım için susamadım ve extra 1000ml su içmedim ve glutomin içmedim.bu kez saat 3.15 te uyandım.aynı ağrı tuvalette aynı yanma ve koyu idrar.bu kez ağrı 2 gün geçmedi...........

ozaman anladımki bu içtiklerimi seyrelten extra içtiğim 1000 ml su imiş.o suyu içmediğim zaman artık karaciğermi böbrekmi dalakmı pankreasmı safra kesesimi artık oralarda ne varsa onlara yük biniyormuş..çünkü extra su içtiğim zaman idrar rengim açık içmediğim zaman koyu ve yakıcı ve boşluklarımda müthiş ağrılı bir manzara oluyor.....sonra düşündüm aslında bunlar benim vücuduma zarar veriyor ve su bunları seyrelttiği için ben zararını hisstemiyorum.Bir çay kaşığı zehiri 1000 ml suya döksek onuda çok fazla hissetmeyiz herhalde diye düşündüm....şu an yazıyı yazarken bile sağ ve sol yanımda yumruk yemişim gibi ağrı oluyor.Diyorlarki işte atıyorum 3 tablet bcaa yı alabilmek için 5 kilo çiğ et yemelisin ..onuda yiyemeyeceğine göre bcaa yı supplemantlardan daha iyi alabilirsin..düşündümki evet 5 kilo çiğ et yiyemeyiz iyide ozaman bizim doğamız o.biz 5 kilo et yiyemiyorsak o dozlarda bcaayıda (bcaa olup olmadığını tam hatırlamıyorum whey de olabilir) alabilmemiz mümkün değil.biz napıyoruz doğamıza aykırı hereket ediyoruz.haklı değilmiyim.Ne diyorlar mesela yaban tavşanlarının dokularında kretain fazla çıkmış..bizim az.bizde dışarıdan keratein yüklemesi yapıyoruz...ama bu bizim doğamıza aykırı değilmi....noluyor sonra hacimli kocaman kaslar.aynı pazardan aldığımız koca koca domatesler biberler gibi ...ama içine bakın çekirdek bile yok.dolapta 2 gün kaldımı çürüyor...birde düşünürken aklıma şu geldi....eski pehlivanlarımız.en güçlüsünü en irisini bu derece yapan vücutçular ile yan yana getirin çok amele durur ezik durur...ama güreştiklerini düşündüğümde bizim pehlivanlar alır alır yere çarpar onları herhalde top gibi oynar.bu vücutçular 200-250 kilolarda bench presler yapıyorlar ozaman ek gelir olarak güreş boksta yapabilirler.ama eminim 70 kilolarda profesyonel bir boksör bunları yumruk manyağı yapar......ben günlük doğal yiyeceklerden proteinli olanlara birazdaha eğilmem gerektiğine karar verdim.ve doğal yiyerek yapılabilenin en iyisini yapmaya karar verdim.demekki doğal yiyerek bukadar oluyormuş deyip supplemant alarak kendi doğama aykırı hareket etmeyeceğim.mazotlu arabaya benzin katmak gibi birşey yada renault megana 4000cc motor takarsak nolur araba uçar ama frene bastıkmı duramaz çünkü onun fren sistemi 2000cc motora göre ayarlanmış ve bizimde bünyemiz doğal yiyeceklerden alabileceğimiz proteine göre ayarlanmış 5 kilo çiğ et yiyemeyeceğimize göre her organımızda yiyemeyeceğimiz şekilde ayrlanmış.....yiyincede fazla geliyor....yada fazla gelecektir...tüm supplemantlarını bir poşete koyup bodruma koydum...birdaha içmeyeceğimden eminim verdiğim paraya üzülmüyorum çünkü dersimi almak için 850 lira az bile.....ve ciddi birşeyler olacağını hemen hissettim zararın en kısa yanından döndüm...vücudumu dinleyeceğim ve insanın doğasına aykırı hareket etmeyeceğim.doğal besinle ne yapabiliyorsam ondan fazlası nı hayal etmeyeceğim.......sevgiyle kalın arkadaşlar........

not:bu yazı hiç bir markayı yada markanın ürününü kötülemek için yazılmamıştır.bu yazan kişinin kişisel görüşlerini anlatmaktadır anlatılanlar geneli kapsamayacağı gibi genelede mal edilemez.yazan kişinin gördüğü zararlar yanlış dozlarda yada yanlış zamanlarda supplemant kullanmanın bir sonucu olabilir yada olmayabilir.burada hiç bir kişi yada hiç bir gurup hedef gösterilmemektedir.yazan kişinin gördüğü zararlar onun vücut yapısındaki bir aksaklığı gösteriyor yada kullandığı ürünlere bünyesi olumsuz tepki veriyor olabilirde olmayabilirde...bu yazı sadece yazan kişini kişisel görüşlerini anlatmakta olup okuyan kişlere nasihat yada öğüt anlamlari taşımamaktadır.

[asilcenk]

Seninle aynı yaştayız ben 2 senedir düzenli spor yapıyor ve buna uygun besleniyorum. Bu spora başlarken amacım fit bir vucüttu ve hala da öyle. Zaten şu an istediğim vucuda sahibim ve onu korumak için antrenman ve beslenme düzenimi sıkı tutuyorum.

2 yılda Weider, optimum ve muscletech markalarının whey proteinlerini ve Optimumun creatim, bcaa ve glutaminini, gaspari anavite ve animal pack multivitaminleri kullandım.

Ben herhangi bir terslik yaşamadım. Tabiki supplementlerin yanında antrenmanlarıma ve özellikle beslenmeme çok dikkat ettim. Bence bu bünye meselesi. Ben patlıcan yiyemem mesela yersem kusarım, ishal olurum. Yada çok soğuk su içememe hasta olurum. Ancak bu bünyeden bünyeye değişir.

Dozlar aşılmadıkça, ihtiyaç fazlası olmadıkça bence supplementler zararlı değildir...

[musas]

biz köy çocuğuyuz köy kökenliyiz.ilçede duruyoruz ama köyümüze çok yakın.köyde arazimiz var.içinde elmadan eriğe kavundan kayısıya herşey var.sebze meyve hepsi kendimize ait.sütü peyniri yoğurdu köyden tanıdıkların yaptıklarından alıyoruz.tavuklarımız ördeklerimiz var onları kesip yiyoruz.yani dışardan birşey almıyoruz gibi birşey...hepsi doğal...yetiştirdiğimiz meyve sebzeyi dışarıya satmıyoruz.sadece kendimiz için yetiştiriyoruz o yüzden tarım ilacı olarak sadece göz taşı ve iç kurdu ilacı kullanıyoruz.oda ilaç sayılmaz....renk verici ,kızartıcı,büyütücü,sap güçlendirici,hızlı gelişim,kompleks vitamin tarzı sizin pazardan yada marketten aldığınız sebze ve meyvelerde bol bol bulunan hiç bir ilaç kullanmıyoruz.gübre olarakta suni gübre deil tavuk gübresi atıyoruz....belkide biz doğal gıdalara vücudumuzu alıştırdık sentetik yada kimyasal ürünleri vücut kabul etmiyor olabilir.çünkü ben ne sigara içebiliyorum nede içki.yani kendimi zorladım siniri stresi alır diye 1 ay zorla sigara içtim ama hepsindede iğrene iğrene içtim.içkide öyle içemem.içecek canım isterse evde kendimize ait kayısı ve şeftaliyi karıştırır suyunu makinada sıkar içerim.sabah kahvaltıda kendi tavuklarımızın yumurtasını yer komşumuzun yaptığı peyniri dilimler annemin kendi kurduğu zeytinleri yer eniştemin akrabalarının yaptığı zeytin yağını kullanır tatlı olarak kendimize ait olan ceviz reçeli ,siyah haşhaş sürtmesi,beyaz haşhaş sürtmesi,susam sürtmesi yer ekmek olarakta annemin yaptığı mısır ekmeğini yada kepekli ekmeği yeriz.ekmeğin ununuda kendi buğdaylarımızındır.değrmenci her öğüttüğünde kepeği kalsınmı der ama ben hiç ona kepek bırakmam kepeğinide alırım.yani biz hep doğal beslendik.bir yerli domatesimiz vardır kırmızı yeşil arası kocaman ekşisinden zor yersen mısırımız biberimiz hepsini yetiştiririz.o yüzden bence vücut alıştı bu tür yiyeceklere.annemin dolapta yaptığı kendi vişnelerimizden mis gibi vişne suyunu içtikte sonra marketten meyve suyu alıp içtimmi ya miden ekşiyor yada karnım ağrıyor.birde meyve suyu firmalarının çürükçüleri vardır.sadece ağaçların dibindeki çürük meyveleri alırlar.sağlamı pazara gider çürüğü meyve suyuna.elmanın sağlamı 50 kuruştur çürüğü 5 kuruş.adam 30 ton çürüğü ki ne çürük ağacın dibinde kokuşmuş haldedir pislik içinde onu çürükçülere verir çürükçülerde onuda meyve suyu firmalarına götürür...hele onlar aklıma gelince hiç yiyip içesim gelmiyor...meyve zamanında her köyde 5 -6 tane çürükçü noktası olur.tonlarca çürük meyve meyve suyu yapılmak için bekler...
belkide bu yüzden vücudu doğala alıştırdığım için böyle oluyor bende

[Pikachu]

Valla okudum ama bir mana veremedim,Gecmis olsun öncelikle arkadasim.Ben 43 yasindayim ve senin kullandiklarindan fazlasini kullaniyorum bir zararini görmüs degilim o yüzden yasla alakali oldugunu sanmiyorum.Ama tavsiyem bir hastanede detayli bir kontrol olmandir,bu kullandigin seyler gercekten zararsiz fakat senin vücudundaki bir aksakliga asiri tepki yada ters tepki vermis olabilir detayli bir kontroldan gecip özellikle karaciger ve böbreklerini kontrol ettirmeni tavsiye ederim.

[musas]

evet haklısın.hastanede kendimi kontrol ettirirsem belki bu soruya yanıt bulabilirim.eğer sağlam çıkarsam vücut bu tür şeyleri kabul etmiyor demektir...
hastanede bana hangi bölümde hangi analizleri yaptırmamı önerirsiniz.

[musas]

http://www.xxxxxxxxx.com/vbforum/sagl ... 53300.html


http://www.vucutcu.com/forum3/viewtopic.php?t=23439


buradada iki arkadaş buldum...üsteki aynı benim gibi idrar yanmasından bahsediyor....
alttaki de kaburga altı ağrıdan

[Kemal Siren]

@musas;

Ek besinler sentetik falan değil, hepsi de doğal besinlerden üretiliyorlar. İçlerinde koruyucu maddeler vs çok az ya da yok. Hatta etrafta satılan bir çok hazır gıdadan kat be kat daha doğal ve sadeler.

Ek besinler uzun yıllardır kullanılıyor. Dünyada milyonlarca insan bunları kullanıyor. Kesinlikle bahsettiğin problemlere sebep olmuyorlar. Bu ek besinler antrenman yapmak için olmazsa olmaz değilller, ve mucizevi etkileri de yok. Sadece iyi beslenmeyi kolaylaştırmak için kullanılıyorlar. Kreatin ve 1-2 diğer ek besin ise biraz ilave kazanım sağlayabiliyor. Özellikle de kreatin üzerinde yıllardır yüzlerce bilimsel gözlem yapıldı ve HİÇ BİR ZARARI GÖRÜLMEDİ.

Maalesef çoğumuz başımıza gelen olayları yanlış yorumlayabiliyoruz. Sıklıkla yapılan bazı mantık hataları ile sebep-sonuç ilişkisi falan kuruyoruz. Sen de yukarıdaki yazında bir çok mantık hatasına düşmüşsün. Bu hatalara düşmemek için aşağıdaki başlığı okumanı tavsiye ederim;
http://www.vucutcu.com/forum3/viewtopic.php?t=18444

[mj23]

klasik türk mentalitesi. OKumaya değmez

[Serdar_esp]

Musas;

Öncelikle yorucu bir yazım ve anlatım şeklin var. Anlattıklarını okumakta zorluk çektim.

10 senedir supplement alıyorum ve bu sporu yapıyorum. bugüne kadar sadece termojenik- yağ yakıcı bir üründe kalp çarpıntısı ve baş dönmesi yaşadım ve daha başında bıraktım.

Senin yaşadığın tecrübe mikrobik bir durum da olabilir.

''Köy'', ''köy gıdası'' diyince her zaman %100 hijyenik, sağlıklı bir şey aklıma gelmiyor. biz yıllarca eczane işlettik . köy kökenli hastalarımızın çoğu tansiyon, enfeksiyon, kalp damar hastalıkları gibi şikayetlerle geliyorlardı.

idrarda yanma böbrek kumu-taşı ile ilgili bir durum da olabilir.tıbbi tetkik olmadan direk şudur veya budur diye bir kanıya akıl yürütme yolu ile varamayız.

Takviyeler konusu sıkı denetlenen bir konu, Food, Drug Administration diye bir kurum var.herkesin bildiği tanıdığı markalar, şöhretlerini kaybetmemek için çok dikkatli davranırlar.

[Mert Güner]

Serdar harfiyen katılıyorum, benim kardeşim de şu an Çanakkale'de organik tarımın merkezinde yaşıyor. Zaman zaman bize gönderdikleri ürünler bildiğin natürmort tablodaki meyveler gibi ve gram kimyasal yok. Oradan gelen domatesten, şeftaliden, kirazdan sonra inanın istanbuldaki hiçbir meyvenin yüzüne bile bakmazsınız. Ama bir de gidin bakalım Çanakkale devlet hastanesine? Bir görün bakalım oradaki teyzeleri amcaları? Sanki dersiniz bu insanlar kötü besleniyor, suni sebze meyve yiyorlar.
Vücudumuz devasa bir kimya laboratuvarı, en kalitesiz besini bile bir şekilde arındırıyor ve zehiri dışarı atabiliyor ancak tabi ki bir yere kadar. Demem o ki köy ortamında olmak da kesin olarak sağlıklı olacaksınız anlamına gelmiyor. İnanın herşey sizin motivasyonunuzda ve tabi ki genetiğinizde. O çürükçülerin meyvelerinden yapılan meyve sularını milyonlar hem de her gün içiyor, var mı ölen? Ağır hasta olan? Tabi ki anlatılınca insanın midesi kalkıyor o ayrı. Ona bakarsanız ben de size yine Çanakkale merkezli büyük bir ton balığı işletmesinin hangi şartlarda üretim yaptığını anlatsam konserve ton balığı alırken 5 kere düşünürsünüz. Yıllar geçtikçe ben self-motivation denen "kendinizi motive etmenin" gücünü çok daha iyi anlamaya başladım. Bu tıbbın açıklayamadığı mucizelerden biri. Bırakın çürük meyveyi, bozuk sütü, kanseri yeniyor.